Dünya Ses Günü
Sayın Hocalarım Değerli Meslektaşlarım,
Dünya Ses Günü olarak belirlenmiş olan 16 Nisan, insanların sesle ilgili farkındalıklarını artırmayı amaçlar. Yaşadığımız zor dönem, sesimizi duyurmak için engel değil. Dijital ortamda sosyal mesafe korunarak yapılan toplantılar giderek popülerlik kazanıyor ve daha fazla katılımcının ilgisini çekiyor.
İnsan sesinin oluşumunu açıklarken fiziğin en önemli dallarından birisi olan ve hareketi anlamamıza yardımcı olan akışkanlar mekaniğinden faydalanırız. Doğadaki hareketin sırlarını bir akışkanın davranışını inceleyerek anlamaya çalışırız. Bilim insanlarının fizik ve matematik formüllerle ortaya koymaya çalıştığı doğanın gerçeği, sanatçıların kullandığı renkler, şekiller, notalar ve sözlerinde bulmak mümkündür. Bilim ve sanatı içeriğinde bu denli birleştiren ve içeren başka bir enstrüman yoktur. Subglotik basıncın oluşumu ile başlayıp glotik seviyede gerçekleşen biyomekanik değişikliklerle akciğerlerdeki basınçlı havanın sahip olduğu potansiyel enerjinin akustik enerjiye transformasyonu sadece bir başlangıçtır. Şancının 'Müzik cümlesi nefes almakla başlar' sözleri 'Sesi içer gibi şarkı söyle' ile devam ederken bu karmaşık fiziksel süreci tarif eder gibidir. Ses kıvrımlarını terk eden akustik enerjinin hikâyesi, ses yolundaki rezonasyon süreci ile devam eder.
Anatominin dördüncü boyutu olan hareket, ses sisteminin temel fonksiyonudur. Hareketi anlamadan sesi anlamak mümkün değildir. Hareket nedir? Nasıl anlaşılır, araştırılır? İnsan sesini anlamak için akustik bilgisi yeterli midir? Ses kıvrımlarına vibrasyon yaptıran aerodinamik süreç? Ses kıvrımlarının nasıl hareket edeceğini anlamayı sağlayan nörofizyoloji ve biyomekanik? Veya bunların da temelinde yatan nonlineer fizik ve matematik? Hele glotisi terk edip türbülanslar ve girdaplarla ses yolunu oluşturan boğaz ağız yapılarını geçerken neler olduğunu anlamak için daha çok zaman geçeceğe benzer.
Bilim insanları akışkanlar mekaniği çerçevesinde türbülansı anlamak için asırlar boyunca uğraşmışlardır ve çoğu bir arpa boyu yol alındığını ifade etmiştir. Werner Heisenberg ölüm döşeğinde şu sözleri söyler: 'Tanrı ile karşılaştığımda ona iki soru soracağım: Neden görecelik? Ve neden türbülans? İnanıyorum ki ilki için bir cevabı olacak!' Türbülansı açıklayan modern teorilerden birisi de Sovyet bilim insanı Andrei Kolmogorov'un 1940'larda öne sürdüğü ünlü -5/3 Teorisidir. 2004 yılında çok uluslu bir bilim kurulu, Hubble Uzay Teleskopundan aldıkları fotoğraflarda bir yıldızın etrafındaki gaz ve toz bulutlarının şeklini gördüklerinde Van Gogh'un Yıldızlı Gece isimli tablosundaki gökyüzüne çok büyük benzerlikler olduğunu fark etmişler. Sonra Yıldızlı Gece tablosunu dijital taramadan geçirip pikseller halinde çözümlemişler. Sonuç oldukça ilgi çekici: Kolmogorov formülü neredeyse birebir örtüşmüş Yıldızlı Gece'nin gökyüzü şekilleri ile. Bir sanatçı, türbülan akımın derin matematiksel formüllerini belki sayılarla değil ama renkler ve şekillerle oraya koyabilmiştir.
Sanatçılar, Safa Önal'ın deyimiyle kozmik bakışa sahiptirler ve bütünü görüp işleyişi kendi enstrümanlarını kullanarak; renklerle, seslerle ifade ederler. Tümevarım ve tümdengelim yaklaşımlarını birleştirmek, doğadaki işleyişi çözme yolunda insanoğlunu hızlandıracaktır. Başka bir deyişle sanatçının stüdyosu ile bilim insanının laboratuvarı birbirlerinden farklı değildir. Her ikisi de hata yapmanın doğal olduğu, açık uçlu soruların sınırsızca sorulabildiği vahalardır. İnsan sesinin sırları, sanat ve bilimin beraberce alacakları yolda çözülmeye devam edecektir.
Dünya Ses Gününüz Kutlu Olsun.
Saygılarımla,
İlter Denizoğlu
UEP Dünya Ses Günü koordinatörü
0 Yorumlar